On Mart Cumartesi sabahı bir araya gelen Beydililerle saat dokuzu beş geçe Ankara’dan Eskişehir’e doğru yola çıktık. Nallıhan Bayan Basketbol Takımına destek amaçlı yapılan bu organize Beydili’lerin spora yönelik sosyal faaliyet alanlarından bir yenisini daha görmekteyiz.
Kalın giysilerimizin içerisinde soğuyu hissettiren kışın şu son günlerinde, sıcak yol muhabbetleriyle devam eden yolculuğumuz sonunda Met helvası,Nuga helva, Haşhaşlı çörek,Kalabak Suyu ve Çiğböreği ile meşhur Eskişehir’e vardık. Kent Merkezinde ilerlerken Porsuk Çayı boyu uzanan ve Venedik Sahillerini kıskandırırcasına Bondola Restoranları,çay bahçeleri, sandal ve tur tekneleri, kafeler, yürüyüş parkurları… bunları seyrederken insan adeta büyüleniyor. Eskişehir manzaralı Şelale Parkı, Türkiye kulelerini içinde barındıran Sazova Parkı, otogarın kenarına kurulan Kent Park yapay plajı, restore edilmiş çevresi, Midilli Atları barındıran buralar geçekten de görülmeye değer .Buraları seyrede seyrede Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampüsü Kapalı Spor Salonuna vardık.
Nallıhanlı hemşerilerimizin doldurduğu Şeref Tribününe geçtik.Beydililerin gelmesiyle Nallıhan Spora yapılan “kırmızı, beyaz – en büyük Nallıhan” gibi tezahüratlarla adeta salon inledi. Bayan basketbol takımımız 1- Dilek Topdemir (4) ; 2- Sibel Terzi (5) ; 3- Gökçenur Aslan (6) ; 4- Burçin Pekşenel (7) ; 5- Ülkü Tuncel (9) ; 6- Gözde Şimşek (11) ; 7- Gamze Erarslan (12) ; 8- Kübra Önder (13) ; 9- Melda Baltaci (14) ; 10- Nola Queen Esther Taylor (15) ; 11- Tuğçe Ayancik (19) oluşan genç kadroya şans veren İlker Gözeneli hoca skordan da oldukça memnundu. Kadınlar Basketbol İkinci Ligi A Grubu’nda mücadele eden Nallıhan Spor, Eskişehir’de Anadolu Üniversitesini 58-29 mağlup ederek ligin bitimine bir hafta kala Play-Off Öncesi 4.’lüğü garantiledi. Nallıhan Spor Başkanımız Sayın İsmail DİLEK, Nallıhan Belediye Başkanımız Sayın A.Adnan OKUR ve hemşerilerimizle uzun uzun muhabbet ettik ve özlem giderdik.
Maç sonrası araçlarımıza binerek Lüle Taş Ocaklarının da bulunduğu Bozdağın (rakım:1255 metre ) zirvesinden ilerliyoruz. Gözün alabildiğince uzanan yeşil ormanın üzerine serilmiş beyaz (kar) örtünün o büyüleyici ihtişamını seyretmek huzur veriyor insana. Sonra minareden inercesine Dağküplü’yü geçip Mayıslar ve Laçin’e indik.( Eskişehir’e 47 Km Ankara’ya 225Km).Ankara-Eskişehir il sınırı olan bu verimli toprakların rakımı 220 metredir.Burada iklim yazlar sıcak ve kurak kışlar ılık ve yağışlıdır. Yıllık ortalama sıcaklık 15-19 Cº dir. Kışın en düşük sıcaklık -5 Cºdir. Tam da burada nehir kenarında mola verdik. Hava çok güzel ve insanı düş dünyalarına götürüyor buralar.Nehrin karşı yakasına taşlar fırlatıyoruz.Ancak bir kaçımız karşı tarafa taşları erdirebildi.(Nehir yatağı geniş)
Edremit civarlarından Afyon Bayat yaylarından ,Kütahya ve Bilecik sınırlarından doğarak Eskişehir ve oradan da Başkent Ankara’ya doğru yol alan Sakarya Nehri, Polatlı’da Porsuk Çayı, Ankara Çayı ve Beypazarı’nda diğer kollarla birleşerek Sarıyar barajına dökülür. Ayağında bulunan Gökçekaya Barajı ve Yenice Barajlarında HES Santrallerinde elektrik enerjisi üretilir. İç Anadolu’nun bu bereketli topraklarından (bölgede ilk domates buralarda yetişir) uzayarak Eskişehir, Bilecik ve Kocaeli topraklarını sulayarak Adapazarı Karasu da Karadeniz’e dökülen Sakarya Nehrinin 824 Km lik yatağında 53800 Km² besleme havzası genişliğine sahiptir. Sakarya ismini Yunan Mitolojisindeki Sangarius Nehir Tanrısından alır.
Akşamın alacakaranlığında yolumuza devam ediyoruz. Yenice, Kuzucular ve Çamalan Köylerini geçerek Kırsal Turizm de “Örnek Köy” olan Beydili’ne vardık. Köy Meydanında ve kahvehane de bizleri karşılayan köylüler pış pışlı kucaklaşmalarla koyu sohbetlere daldık. Aynı zamanda dışarıda köy düğünü yapılmakta ve gençler kaşık oyunlarıyla oyun hünerlerini sergiliyorlar.
Köy Muhtarı Sayın Abdi SARIÇAM’ın davetiyle köy odasına geçildi.Burada masalar yöresel yemekleriyle donatılmıştı.Bizler yemek yerken Mertcan KIZILOK ve Caner SOLMAZ (Anadolu Üniversitesi Konservatuar öğrencileri) Viyola (keman) ve Darbuka (Dümbelek) eşliğinde müzik ziyafeti verdiler. Köyün emektar klarnetçisi Mehmet DUMAN (Şavgılar) bey bizlerin fazla ısrarına dayanamayıp evinden uzun süre kullanmadığı ve sandığı tozlanmış klarnetini alıp geldi. Müzik şov başladığında genç müzisyenler ve bizler şaşkınlığımızı gizleyemedik. Aman Allah’ım! bu ne müzik aşkı , bu ne resital, bu ne solo böyle. Klarneti çalmaya başladığında Mehmet beyin bütün organları klarnetle yekvücut oluyor ve klarneti adeta dilleniyor, istediği müziği söylettiriyor. Bu müzik ustaları karşısında ancak saygıyla eğilinir.
Bu güzel anıları, güzel birliktelikleri ve güzel icraatları hep beraber yaşayıp görmek tarif edilemeyen mutluluklar veriyor bizlere. Güçlü manevi bağları olan bu topluluğun geleceği, Derneğin kurulmasıyla daha da şekillendi ve güçlendi. Burada Başkan Mustafa Orman’a, emeği geçenlere ve önderlik edenlere sonsuz müteşekkirim. Allah yar ve yardımcıları olsun.
14.03.2012
Mahmut TAŞDELEN
gezidiğiniz yerleri güzel anlatmışsınız.
Güzel bir topluluğunuz var.